Ödemiş'in kurtuluşun 100. yıl dönümü kutlandı
İlkkurşun direnişi ile Kuvayı Milliye ateşinin yakıldığı Ödemiş'te kurtuluşun 100. yıl dönümü kutlamaları, Hükümet Meydanı'ndan başladı....
İlkkurşun direnişi ile Kuvayı Milliye ateşinin yakıldığı Ödemiş’te kurtuluşun 100. yıl dönümü kutlamaları, Hükümet Meydanı’ndan başladı.
Çelenk sunma törenine Ödemiş Kaymakamı Fatih Aksoy, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, protokol üyeleri, siyasi partilerin ilçe başkanları, meclis üyeleri, muhtarlar, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri, gaziler, efeler ve Ödemişliler katıldı.
Atatürk Anıtı’na çelenk sunulması sonrası saygı duruşu gerçekleştirilip İstiklal Marşı okundu. Daha sonra kurtuluşu simgeleyen üç pare top atışı yapıldı.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, “3 Eylül’de Ödemiş’te olmak, 3 Eylül’de Ödemiş’i yaşamak ne büyük bir gurur. 100. Onur Yılı’na kavuştuğumuz Kurtuluş Bayramımız hepimize kutlu olsun!
Mangal Dağı’ndan, Metristepe’den, Duatepe’den, Kocatepe’den, Çiğil Tepe’den Dumlupınar’dan coşkun bir sel gibi akıp bize özgürlüğümüzü getirenlere selam olsun!
“Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” diyen Mustafa Kemal’e selam olsun!
İsmet Paşa’ya, Fevzi Çakmak’a; Mürsel Paşa’ya, Fahrettin Paşa’ya, Yarbay Zeki’ye; Binbaşı Salih Bozok’a, Yüzbaşı Şerafettin’e, Üsteğmen Arif’e, Yedek Subay Besim Efendi’ye ve adını buradan sayamadığım tüm kahraman komutanlarımıza ve onların korkusuz askerlerine selam olsun!
Kurtuluş yolunda ölümü göze alan Kuvayı Milliyecilerin ruhlarının huzura kavuştuğu kurtuluş gününden tüm hemşehrilerimi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.
Bu sabah, Selanikli bir yetim çocuğun vatan sevgisini yüreğimizde hissederek uyandık. Çünkü bu eşsiz topraklara “artık hiçbir kirli ayağın basamayacağını” tüm dünyaya ilan ettiğimiz günün 100. yılındayız!
İlkkurşun Direnişi’ni göğsünde şeref madalyası olarak taşıyan Yiğit Ordusu’nun, Kuvayı Milliye efelerinin yüreğinde özlemle yanan ateştir 3 Eylül…
Parolası “Ya İstiklal Ya Ölüm” olanların, “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyenlerin destanıdır 3 Eylül…
Direnişin, dirilişin, sonsuza dek var oluşun adıdır 3 Eylül…
İlkkurşun Direnişi ile Kuvayı Milliye ateşini yakan Yiğit Ordusu neferlerinin torunları olarak, her karışı Milli Mücadele kokan, Şehit kanıyla sulanan bu topraklarda, Atatürk’ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz!
Çünkü bizler bu büyük mirası; Ali Orhan İlkkurşun komutasında Hacı İlyas tepelerinde İlkkurşun destanını yazan yiğitlerden devraldık.
İşgale karşı İtilaf devletlerine “Artık biliniz ki kalem değil, silah konuşacaktır.” diye telgraf çeken Kaymakam Bekir Sami Bey’den, Yüzbaşı Tahir Bey’den işgalin başladığını duyunca Yiğit Ordusu’na koşan kahramanlarımızdan Osman Duygulu’dan devraldık.
Bizler bu mirası ateşten gömleği giyip Mursallı’da Galip Hoca takma adıyla Kuvayı Milliye’yi örgütleyen Kuvvacı kahraman Celal Bayar’dan devraldık.
Bizler bu büyük mirası vatanı işgal altındayken silahını kuşanıp dağlarda savaşan Efe Başvekil Şükrü Saracoğlu’ndan devraldık.
Cephelerden cephelere şifa saçmak için koşan, İlkkurşun Savaşı’nda sahra hastanesi kuran Koca Doktor Mustafa Bengisu’nun efe ruhuyla yarına taşıyoruz bu mirası.
Anadolu’daki isyanları bastırıp düşmanla çarpışırken şehit olan Poslu Mestan Efe’nin,
Vatanını canından aziz bilen kahramanlarımız Mursallılı İsmail Efe’nin Çaylılı Koca Mehmet Efe’nin, Birgili Karaerkek Mehmet Efe’nin, Kelesli Murat Efe’nin, Çamlıcalı Hüseyin Efe’nin, Bademyeli Kör Bayram Efe’nin, Adagideli Kara Hüseyin Efe’nin, Ketendereli Mustafa Efe’nin, Hanaylıoğlu Mehmet Emin Efe’nin aziz hatıralarını yüreğimizde yaşatıyoruz.
Son mermisine kadar direnip Kanlı Kısık’ta şehit olan Gökçen Hüseyin Efe’nin yüreğindeki cesaretle taşıyoruz özgürlük meşalesini.
Bu onurlu günün 100. yılını kutlarken “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” diyen Mustafa Kemal’in milletine olan inancıyla Cumhuriyetimize ve geleceğimize sahip çıkıyor, yarınlara güvenle bakıyoruz.
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza, ülkemizin şanlı tarihini öğretmeyi kendimize bir görev biliyor, tarihimizden aldığımız güçle Kuvayı Milliye’nin şehri Ödemiş’i geleceğe hazırlıyoruz.
Çünkü biz, bastığımız toprakların sadece toprak olmadığının bilincindeyiz.
Oğlunu hiç düşünmeden şehit olmaya gönderen anaları, vatan uğruna kaybettiği evladına ağlayamayan babaları, küçücük yaşında cephede savaşan yiğitleri ve Kuvayı Milliye ruhunu bir an bile unutmuyoruz.
Bizler biliyoruz ki; zaferi ancak inananlar ve kazananlar kutlar!
1 Haziran 1919’dan 3 Eylül 1922’ye, 3 yıl 3 ay 3 gün süren karanlığın ardından sonsuza dek aydınlığa kavuştuğumuz bu kutlu gün, vatanımızın kıymetini bilenlere, rengini şehitlerimizin kanından alan şanlı bayrağımızdaki hilalle yıldızın anlamını bilenlere, derdi vatan olanlara bir kez daha kutlu olsun…
Bu bereketli topraklarda özgürce yaşama onurunu bizlere miras bırakan Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, Kuvayı Milliye’nin yiğit efelerini, vatanını canından aziz bilen şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
- yıla kavuşmanın gururuyla Ödemişimizin kurtuluş günü, özgürlük günü, bayram günü kutlu olsun!”
Seval KONURALP