Havzadaki barajları anlattı

Orman ve Su İşleri Eski Bakanı, Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu, İzmir İli Su Yatırımları ve İçme Suyu Tesisleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. “Ülkemizin en büyük üçüncü ili olan ve benim de bir dönem milletvekili olmaktan gurur duyduğum güzel İzmir’imize hükümetimiz döneminde muazzam su yatırımları gerçekleştirdik” diyen Eroğlu, “İzmir’in fedakar ve çalışkan insanlarının refah seviyelerinin yükselmesi ve şehrin daha fazla kalkınması için su alanında Cumhuriyet tarihimizin en büyük yatırımlarını gerçekleştirdik. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘Veysel Hoca, İzmir için ne gerekiyorsa yapın’ talimatı doğrultusunda İzmir’in projeleriyle bizzat ilgilendim.

İzmirli kardeşlerimizin içme suyu ihtiyacını karşılamak, şehrin su kaynaklarını değerlendirmek ve münbit topraklarını sulamak için son 18 yılda baraj, gölet, sulama tesisi, içme suyu temin tesisleri ve taşkın koruma tesisi gibi pek çok su yatırımını hizmete aldık. İzmir’e su ile alakalı takriben 6.2 milyar TL’lik muazzam bir yatırım yaptık. 29 baraj ve sekiz gölet inşa ederek vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Takriben 547.260 dekar araziyi sulamaya açarak yıllık 508 milyon TL zirai gelir artışı sağladık” açıklamasında bulundu.

 “EGEGEP ile bölgenin kalkınması hızlandı”

“Bakanlığım döneminde hazırladığımız EGEGEP yani Ege Gelişim Projesi ile bölgenin yıllardır hasretle beklenen pek çok projesi, bir bir hayata geçirilmiştir” şeklinde sözlerini sürdüren Eroğlu, “İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Denizli, Afyonkarahisar, Uşak ve Kütahya illerini kapsayan EGEGEP ile baraj, gölet, sulama, taşkın koruma, içme suyu temin tesislerine kadar pek çok proje yürütülmektedir. Toplam 28 milyar TL’lik 2065 projeden oluşan Ege Gelişim Projesi ile bölgede bulunan sekiz ilin kalkınması ve vatandaşlarımızın refah seviyesinin artırılması bakımından muazzam bir projedir. 

“Küçük Menderes’te yatırım yoktu”

İzmir, ülkemizde turizmin en önemli olduğu illerden biri olmakla birlikte aynı zamanda bir ziraat ve ticaret şehridir. Son 18 yılda İzmir’in münbit topraklarını sulamaya açarak şehrin zirai katma değerini arttırdık. Hükümetimize kadar Küçük Menderes Havzası’nda hiçbir yatırım yoktu. Dönemimize kadar havzada ne bir baraj, ne bir gölet, ne de bir dere ıslahı vardı. Özellikle Ödemiş Ovası, yeraltı su seviyesinin azalması sebebiyle kaybedilmeyle karşı karşıyaydı. Hükümet olarak bu havzaya önce Beydağ Barajı’nı inşa ederek 120.500 dekar araziyi sulamaya açtık ve bölgeye büyük katkı sağladık. Bölgenin önemli barajlarından biri de Rahmanlar Barajı’dır. Küçük Menderes Havzası’na Cumhuriyet tarihimizin ilk su yatırımlarını hükümetimiz gerçekleştirmiştir” dedi.

Eroğlu’nun “Hizmete aldığımız barajlar” olarak nitelendirdiği barajlar arasında Ödemiş’ten Aktaş ve Bademli barajlarının yanı sıra yörene Beydağ Barajı, Bayındır Burgaz (Zeytinova) Barajı, Kiraz Çatak Barajı, Kiraz Haliller Barajı, Tire Eskioba Barajı, Tire Yenişehir Barajı ve Torbalı Karakızlar Barajı da yer alıyor.

Rahmanlar Barajı’na değindi

Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Güzel İzmir’imizi taşkın zararlarından korumak için muazzam dere ıslah çalışmaları gerçekleştirdik. 98 dere ıslahı gerçekleştirerek İzmir şehir merkezi, 93 yerleşim yeri ve 113.000 dekar araziyi taşkın zararlarından koruduk. Özellikle Torbalı ilçemizde gerçekleştirdiğimiz Fetrek Çayı Islahı (Gelin Çayı) ile hem taşkınları önledik, hem de bölgeye önemli bir güzellik kattık.

İzmir şehir merkezinin içme suyu ihtiyacını karşıladığımız gibi ilçelerin de uzun yıllar içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılamak için büyük projeler gerçekleştirdik. Ödemiş ilçesinin içme suyu ihtiyacı, inşa ettiğimiz Rahmanlar Barajı’ndan karşılanacaktır. İnşaatı devam eden 2.1 km uzunluğundaki isale hattı ile ilçeye yıllık 9.36 milyon metreküp içme suyu sağlanacaktır.

Ülkemizin göz bebeği İzmir için hükümet olarak gereken bütün içme suyu tesislerini inşa ettik. İzmir için içme suyu bakımından bir sıkıntı görülmemektedir ancak Büyükşehir Belediyesi’nin kayıp kaçakların azaltılması, eksik şebekelerin yenilenmesi ve iyi bir su yönetimi yapması büyük ehemmiyet arz etmektedir.

Suyun yönetimi kolay değildir. Suyu şehre getirmek, büyük emek ve yatırım ister. Suyun yönetimi, hiçbir şekilde hata kabul etmez. Bilgi, tecrübe, aşk ve heyecan gerektirir. Bugüne kadar Allah’a şükür İzmir’imizi susuz bırakmadık.”