Seçimlerde Engelli Temsilinde Yine Karnemiz Zayıf
Türkiye’de 14 Mayıs Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri öncesi, engelli hakları mücadelesi veren isimlerin...
Türkiye’de 14 Mayıs Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri öncesi, engelli hakları mücadelesi veren isimlerin seçim listelerinde yer almaması büyük tepkilere yol açtı. Engelli Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli, engelli temsilcilerinin yokluğuna dikkat çekerek, kriterin engelli olmak değil mücadele verebilmiş olmak olduğunu söyledi.
14 Mayıs Pazar günü Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri için sandık başına gidiliyor. 7 Nisan’da siyasi partilerde liste hareketliliği sona erdi ve açıklanan listeler toplumun büyük bir bölümünü hüsrana uğrattı. Ne iktidar cephesinde ne de muhalefette engelli hakları mücadelesi içinde yer alan isimlerin listeye konmaması büyük tepkilere yol açtı.
Yeni İzmir Gazetesi’nden Aycan Yaşar Pırasalar, seçimlerde engelli temsilcilerinin nabzını tuttu. Engelli temsilcilerinin listelerde yer almadığına dikkat çeken Engelli Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli, “Engelli hakları mücadelesi içerisinden gelen kimse listelerde yok. AK Parti’den listeye giren 2 engelli var. Gelecek Partisi kontenjanından CHP listelerinden giren Prof. Dr. Serap Yazıcı var. Serap hanım da dahil olmak üzere adayların hiçbiri engelli hakları mücadelesi veren kişiler değil, başka nedenlerden dolayı listelerdeler. Geçmişe göre bir gerileme durumu var. Geçmişte engelli sorunlarına ilişkin iyi kötü bir mücadele veriliyordu. Şimdi çoğu partide yok, girenler de seçilmesi imkansız yerlere, arka sıralara girebildi. Siyasette engelliler yok sayılıyor. Biz engelli hakları mücadelesinin içinden gelmediği sürece engellileri temsil yetkisine sahip olmayacağını düşünüyoruz. Kriter engelli olmak değil, mücadele verebilmiş olmak. Engellileri kendine dert edinen kişileri biz engelli temsilcisi olarak kabul ediyoruz” diye konuştu.
CHP’den aday adayı olan ancak listeye giremeyen Turhan İçli, “Benim durumumda bir insanın kendi kişisel hesabını yapmaması gerekiyor. Önümüzde çok büyük sorun var. Türkiye kader seçimi yapacak. Ülkemizi aydınlığa çıkarma mücadelesinde siyasetin en üst yapıldığı bir kürsüde olmayı elbette isterdim. Maalesef partim bu konuyu yeterince idrak edemedi. Dengelerin izin vermediği belirtildi, sıkışmalar olabilir. Biz parti listelerinde çok farklı ve bu işi hak etmeyen insanların olduğunu görüyoruz. Benim bir burukluğum oldu ancak benim CHP saflarında 14 Mayıs seçimlerinde bir çaba içerisinde olmayacağım anlamına gelmiyor. Mücadeleye devam edeceğim. Başka bahara…” dedi.