O tavuklar iş yerinin maskotu oldu!
Muğla Köyceğiz’de yaşayan erkek kuaförü İbrahim Aşgın’ın tavukları iş yeri koltuklarına yumurtluyor. Tavuklar adeta iş yerinin...
Muğla Köyceğiz’de yaşayan erkek kuaförü İbrahim Aşgın’ın tavukları iş yeri koltuklarına yumurtluyor. Tavuklar adeta iş yerinin de maskotu haline geldi.
“ZAMANLA HERKES ALIŞTI”
Tavuklarının zamanla evcilleştiğini ve insanlardan kaçmadığını söyleyen Aşgın, “Yaklaşık 15 yıldır Muğla Köyceğiz’de erkek kuaförüyüm. Çocukluğumdan beri tavukları çok seviyorum ve bu yüzden 2 tane tavuk aldım. Aldığım zaman daha civcivlerdi zamanla büyüdüler. Tavuklarıma gözüm gibi bakıyorum. Sürekli insan içindeler ve evcilleştiler. İnsanlardan kaçmıyorlar ama tavuklarımız biraz değişik diyebilirim. Tavuklarım etrafındaki insanlara aldırmadan her gün sabah saatlerinde berber dükkanına geliyor. Yumurtlamak için de berber koltuğunu tercih ediyorlar. Koltuklarda müşteri olduğu zaman ise tavuklarım kapıda bekliyor ve müşteri kalktığı zaman koltuğa oturarak yumurtluyorlar. Herhangi bir şekilde de işyerimizi ve koltuğu pisletmiyorlar. Rahatsızlık verici bir şey olmuyor. Kendisi gelip yumurtlayıp kenara çekiliyor. Bıraktığı yumurtaları da alıyoruz kasaya koyuyoruz. Akşam kendi evimize götürüyoruz veya isteyen müşterilerimiz olursa onlara veriyoruz. İlk zamanlar gören herkes durumu garipsiyordu fakat zamanla herkes alıştı. Tavuklarım adeta iş yerinin maskotu haline geldi” dedi.
“BEN YUMURTLAYACAĞIM, KALK DER”
Aşgın konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“İnsanlardan kaçmaz. Kara kızımız genelde birinci koltuğa gelir. Diğer kırçıllı tavuğumuz da ikinci koltuğa oturur genelde. Birinci koltuk kara kızın, ikinci koltuk ise kırçıllı kızımızın. Kırçıllı kızımız da biraz hareketlidir. Bu da evcildir, insanlardan kaçmaz. Hatta kırçıllı kızımız geldiğinde koltukta müşteri varsa bile onun üzerine atlar ve oturur. Ben yumurtlayacağım kalk der gibi bir tavır sergiler. Tavuklarımı adeta buranın maskotu oldu. İlk zamanlar görenler hayrete düşüyordu, ancak şimdi alıştılar. Hatta yumurtlamalarını izlemek için bile gelenler oluyor.”
İHA
(Y.K.)
